26 Mayıs 2015 Salı

Kadınların en büyük imtihanı

                                                  KADINLARIN EN BÜYÜK İMTİHANI
Turşu blog’un açıldığı ilk günlerde “acaba millet blog hakkında ne yazmış” merakı ile turşu blog’u twitterda arattım. Olumlu olumsuz birçok eleştiriye şahit oldum. Lakin en çok şaşırdığım durum, turşu blog’un kadın takipçilerinden feministlerin rahatsız olmasıydı. Yani onlardan farklı düşünen bir topluluk ve cinsiyetine ihanet eden bir şebeke vardı. Sonra biraz düşündüm ve erkek ve kadının en büyük ortak noktasının kadınlar olduğuna kanaat getirdim. Çünkü iki cinsinden en büyük imtihanları bu terim üzerindendi.

Bu tespitimi kuvvetlendirmek adına birkaç örnek vermek istiyorum. Mesela giyim konusunu ele alalım. Çoğu erkeğin giyim tarzını aslında kadınların istedikleri tarz belirliyor. Kısa kollu gömlek giyen erkeğin dışlanması kadınların oyunlarından başka bir şey değildir. Bu apaçi diye nitelendirdiğimiz erkeklerin giyiminde de o mizaçlı kadınların etkisi göz ardı edilemez. Lakin kadınların giyim tarzı, kendi hemcinslerinin beğenmesiyle yahut beğenmemesiyle değişkenlik gösteriyor. İki erkek tabiri caizse pişti olunca bir sıkıntı çıkarmazken kadınların o ortamı en kısa sürede terk etme azimleri bu durumun apaçık kanıtıdır.

Kıyafet demişken biraz tesettür hakkında bir şeyler söylemek istedim. Doğru ya da yanlış tesettür değil de kadınların bu durumda da birbirlerini nasıl etkiledikleri hakkında birkaç kelamım olacak. Malumunuz ki 2002 yılından itibaren Anadolu’nun muhafazakâr halkı kızlarını okutmaya başladı. Okullardaki tesettürlü kadınlarımızın sayısı arttı. Tesettür hakkındaki önyargılar teker teker kırılırken önceleri bu duruma cesaret edemeyenler de tesettüre bürünmeye başladılar. Bu noktaya kadar her şey olumlu ve gayet güzel ilerliyordu. Lakin nefsinin, feminist(!) hocaların tuzağına düşen bazı kadınlar tesettürün adına aykırı hareket ederek işi iyice zıvanadan çıkarttılar. Yukarda verdiğim olumlu örnek gibi bu olumsuz örnek de taraftar buldu ve iyice yayılmaya başladı. Kadın en büyük imtihanı olan kendisiyle baş edememişti ve arkadaşlarına bu zorlu sınavda yanlış kopyalar vermişti.

Demek istediğim şudur ki aslında bu blog’da erkekler tarafından yazılan yazılar feministler tarafından fazla ciddiye alınmayacaktır. Kadın kendi kendisiyle imtihan olduğu gibi yine kendisini, kendi cinsinden bir el tutarak kurtarabilecektir. O yüzden buradaki kadın yazarlara çok iş düşmekte. Onları bu çukurumdan belki de sadece siz kurtarabilirsiniz. Biz ise ataerkil ve eril bir yazılarımıza devam ederiz.

Selametle.


1 yorum:

  1. yazıya nereden başlasam ki! feministliği çukurum olarak ifade edişiniz, tesettürün bu hali almasının kendi çapınızda bulduğunuz sebebi (ki onun adı da feminizm), ve yazınızın ataerkilliği belirten cümlelerle son bulması.. sizi düşünmeye davet ediyorum sayın turşubey!

    YanıtlaSil